1-15 NİSAN 2024

Detaylar

• Avrupa Birliği’nin birçok konuda yatırım açığı yaşadığı belirtilirken, sadece iklim ve dijital dönüşüm konularında her yıl en az 481 milyar avroluk bir yatırım bulması veya teşvik etmesi gerektiği vurgulanmıştır. Savunma, sağlık, Ukrayna’nın yeniden inşa edilmesi vb. yatırım konuları da dahil edildiğinde bu miktarında daha da artacağı belirtilmiştir. Ayrıca Avrupa Komisyonu, bulunduğumuz yıl içerisinde dokuz Avrupa Birliği üyesi ülkenin bir takım cari hesap dengesizliği yaşayacağını öngörmüştür.

• Almanya merkezli IFO Enstitüsü Alman şirketlerinin fiyat beklentileri üzerine gerçekleştirdiği anketin analiz sonuçlarını yayınlamıştır. Anket sonuçlarına göre, Almanya’daki şirketlerin birçoğu fiyat beklentilerini iyileştirirken, genel fiyat beklentisi mart ayında 15 puandan 14,3 puana gerilemiştir. Perakende sektöründe fiyat beklentisi 29,5 puandan 25,4 puana, yiyecek içecek sektöründe 54,4 puandan 29,5 puana gerilerken, otel sektöründe 31,7 puandan 33,4 puana yükselmiştir. 

• Almanya Başbakanı’nın bazı bakanları ile Çin’i ziyaret edecek olması medyada gündem olmuştur. Almanya ve Çin arasındaki endüstriyel iş birliği özellikle otomobil ve enerji sektöründe yapılan önemli yatırımlar sayesinde başarılı bir şekilde ilerlemektedir. Jeopolitik riskler her geçen gün artmasına rağmen Alman işletmelerinin Çin’e olan güveni sürmektedir. Çin’de bulunan Alman şirketlerinin birçoğu, buradaki faaliyetlerini sürdürmeyi ve yatırımlarını artırmayı planlamaktadır.

• Dünya Bankası, Türkiye ile yaptığı 18 milyar dolar değerinde yeni ortalık çerçeve anlaşmasını duyurmuştur. Belirtilen destek miktarı belli hususlar ve konu çerçevesi dahilinde ülkemize sağlanacaktır. Ortaklık çerçevesinin amacı ise Türkiye’yi yüksek gelirli ülke statüsüne geçirmektir. Yetkililer, Türkiye’nin son dönemlerde önemli ilerlemeler kaydederek yaşam standartlarını yükselttiğini belirtmiştir. Ortaklık çerçevesinde üç ana konuya odaklanılacaktır. Bunlar; Kapsayıcı hizmetler ve istihdam, doğal afetlere karşı dayanıklılığın güçlendirilmesi ve sürdürülebilir üretimde büyüme. 

• Birçok kişi Rusya’nın Orta Doğu’daki istikrarsızlık ortamından yararlandığını düşünse de böyle bir durumda Rusya’nın kaybedecek çok şeyi olduğu belirtilmektedir. Rusya, son on yıldır bölgedeki nüfusunu güçlendirmek adına yerel çatışmalardan faydalanmış ve özellikle Suriye ve Libya’da aktif rol almıştır. Ancak, İsrail – Filistin savaşının bölgede patlak vermesi ve geniş çevrelere yayılarak bölgesel bir çatışmaya dönüşmesi Rusya’nın bölgedeki güvenlik garantisi konumuna zarar verecektir. 

• İsrail güçlerinin İran Konsolosluğuna yönelik yaptığı saldırı sonrasında Orta Doğu’da yeni bir savaşın patlayacağı korkusu herkesi sarmıştır. İran, saldırılara karşı ağır cevap vereceğini belirtmiş ve daha sonra çeşitli füzeler ve insansız hava araçları ile İsrail’e saldırmıştır. İsrail, sahip olduğu güçlü hava savunma sistemi sayesinde kendisine yönelen füzelerin %97’sini vurarak etkisiz hale getirmeyi başarmıştır. 

• Çin, özellikle elektrikli araç ve rüzgâr enerjisi sektörlerinde faaliyet gösteren yerli sanayiyi ciddi bir şekilde desteklemektedir. Temiz teknoloji alanındaki destekleri ise OECD (Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü) ülkelerin yaklaşık üç ila dokuz katı kadardır. Çin, bu sektörleri destekleyerek hızla büyümesine ve Avrupa pazarına daha fazla nüfus edebilmesine olanak tanımaktadır. Güneş pilleri ve batarya hücreleri alanında dünyanın önde gelen üreticilerinden olan Çin, elektrikli araç ve rüzgâr türbinleri gibi temiz teknoloji sektörlerinde lider olmayı arzulamaktadır.

• Dünya Sağlık Örgütü, çatışmaların devam ettiği Gazze bölgesine insani yardımların erişebilmesi adına uluslararası topluma gıda, ilaç ve yakıt gibi malzemelerin sürdürülebilir şekilde tedarik edilebilmesi için çağrıda bulunmuştur. Kara yolu ile yapılan yardımların geliştirilmesi için çalışmalar devam ederken, deniz yoluyla gerçekleştirilen yardımların hava yoluyla gerçekleştirilen yardımlara göre daha etkili olduğu belirtilmiştir.