shape
shape

16-30 NİSAN 2024

16-30 Nisan 2024

Dünya Ne Konuşuyor Raporları

“Dünya Ne Konuşuyor?” (DNK) Raporlarımız; Ekonomi, Politika, Çevre, Sosyal ve Teknoloji olmak üzere beş ana başlıkta ayda iki defa okurlarıyla buluşmaya 2024 yılında da devam ediyor. DNK Raporları üyelere özel gönderilmekte olup, üç ay önceki raporlar web üzerinden genel erişime açık halde paylaşılmaktadır.

Detaylar

  • Avrupa Komisyonu, Çinli elektrikli araçların ihracatındaki artışa yanıt olarak haksız rekabetin mevcut olup olmadığını belirlemek amacıyla Ekim 2023'te sübvansiyon karşıtı bir soruşturma başlattı. Ülkenin son yıllarda pil ithalatı azalırken, elektrikli araç ithalatı arttı. AB'nin Çin'den elektrikli araç ve pil ithalatı 2018'den 2023 yılına kadar önemli ölçüde arttı ve pil ithalatının değeri elektrikli araç ithalatını aştı. 

 

  • Türkiye'deki İranlı işletmelerin sayısındaki artış, İran ve Türkiye arasındaki ticaret hacmiyle karşılaştırıldığında şaşırtıcı bir durum ortaya çıktı. Türkiye, Almanya ve ABD gibi diğer ülkelerle yüksek ticaret hacmine sahipken, İran'la olan ticaret hacmi nispeten daha düşüktü. Türkiye'de uygulanan politikalar sayesinde son on yılda İranlı yatırımcıların ve işletmelerin sayısında önemli artış yaşandı. İran'ın Türkiye topraklarını yasadışı bazı faaliyetler için kullanması, Türkiye açısından çeşitli riskleri ortaya çıkardı.

 

  • Avrupa Komisyonu’nun önümüzdeki beş yılda ekonomik güvenliği sağlama hedefi, sanayi politikası gibi stratejik araçlara dayanmakta. AB'nin ekonomik büyüme modeliyle ilgili meydan okumalar var. Ancak, Çin'in liderliği tehdit etmesiyle ABD, benzer sanayi politikası taktiklerini benimsemeye yöneldi. AB ise ekonomik büyümeyi desteklemek için stratejik sektörleri belirleyerek diğerlerine katılmak zorunda. Ancak dünya genelinde, sanayi politikalarının varlığı, uygulanma şeklinin tartışılmasına yol açtı. 

 

  • İran’ın 13 Nisan'da yaptığı hava saldırısı, İsrail'in Şam konsolosluğuna yönelik yaptığı bir saldırıya karşılık olarak gerçekleşmişti. Bu saldırı, İran'ın İsrail'e karşı caydırıcılığını artırmaya yönelik bir hamle olarak algılandı. Ancak, İsrail ve ABD'nin koordineli savunma önlemleri sayesinde, saldırının büyük bir kısmı önceden engellenmiş ve oluşabilecek zarar en aza indirilmişti. İsrail'in hava savunma sistemleri ve ABD'nin bölgedeki müttefiklerinin desteğiyle saldırının etkisi büyük ölçüde sınırlı kaldı. İsrail ve ABD, saldırıların önceden engellenmesindeki başarının, gelecekteki benzer olaylara karşı bir uyarı niteliği taşıdığını düşünmekte. 

 

  • Hindistan enerji sektörü, ülkenin ekonomik dönüşümünde merkezi bir rol oynamakta. Rusya-Ukrayna çatışması gibi uluslararası olaylar petrol fiyatlarında büyük şoklara neden oldu ve Hindistan gibi petrol tüketicilerini etkiledi. Hindistan, enerji güvenliğini artırmak için stratejik adımlar atmakta. Bununla birlikte, Hindistan'ın enerji bağlantılarını güçlendirmek ve bölgesel iş birliğini teşvik etmek için komşu ülkelerle enerji projelerine yatırım yapması önemliydi. Ancak, Hindistan'ın petrol ticaretinde daha etkin bir rol oynaması ve fiyat dalgalanmalarından korunması için daha fazla çaba sarf etmesi gerekmekte.

 

  • Geçmişte, kira kontrolleri çeşitli ülkelerde denenmiş olsa da genellikle beklenen sonuçların aksine, konut piyasasında istenmeyen sonuçlara yol açtı. Benzer şekilde, Berlin ve Stockholm gibi şehirlerde de kira kontrolleri, konut arzını kısıtlamış ve kiracılar için daha uzun bekleme sürelerine neden olmuştu. Bu da uzun vadede konut sıkıntısını daha da kötüleştirirken, kiracılar için de daha yüksek maliyetlere yol açabilmekte. 

 

  • Yapay zekâ (YZ), Singapur'un üretim verimliliğini artırmada, gümrük işlemlerini kolaylaştırmada, yeni işler oluşturmada ve yeniliği teşvik etmede önemli bir rol oynuyor. Ancak göçmen işçilerin bu yapay zekâ programlarından hariç tutulması, Singapur'un kapsayıcılık taahhüdüne ilişkin endişeleri artırıyor. Göçmen işçilerin Singapur'a yaptıkları katkıların insanlıktan çıkarılması ve değersizleştirilmesi, yapay zekânın uygulanmasıyla daha da kötüleşebilir ve bu da ülkedeki göçmen işçiler için zaten yetersiz olan koşulları daha da etkileyebilir.

 

  • Çinli Man Wah isimli mobilya mağazasının Meksika’nın Monterrey bölgesinde mobilya üreterek bu mobilyaları “Made in Mexico” ibaresiyle sattığı belirtiliyor. Çin bu şekilde üretim tesisini Meksika’ya taşıyarak hem nakliye masraflarını azaltmayı hem de ABD’nin uyguladığı gümrük vergileri ve kısıtlamalardan kaçınmayı hedeflemekte. Mobilya firmasının önemli isimleri, üretimi Meksika’ya kaydırarak buradaki istihdamı artırdıklarını ve ülke ihracatına da önemli katkıda bulunduklarını vurgulamakta. 

Hızlı İletişim

Konuyla ilgili merak ettikleriniz veya iletmek istedikleriniz için hemen bize yazabilirsiniz!

Diğer Raporlar