shape
shape

16-31 MART 2024

16-31 Mart 2024

Dünya Ne Konuşuyor Raporları

“Dünya Ne Konuşuyor?” (DNK) Raporlarımız; Ekonomi, Politika, Çevre, Sosyal ve Teknoloji olmak üzere beş ana başlıkta ayda iki defa okurlarıyla buluşmaya 2024 yılında da devam ediyor. DNK Raporları üyelere özel gönderilmekte olup, üç ay önceki raporlar web üzerinden genel erişime açık halde paylaşılmaktadır.

Detaylar

  • Çalışma dünyasındaki değişimlerle birlikte evden çalışma sisteminin yaygınlaşması, büyük şehirlerdeki emlak piyasasını da etkilemeye başladı. Ofis kiralama piyasasında yaşanan durum analizi, gelecekte zorlu koşulların devam edeceğini göstermekte. Hibrit çalışma modelleri ortaya çıkarken, evden çalışma uygulamasının artması ofis kullanımını azalttı. Evden çalışmanın uzun vadeli etkileri incelendiğinde, ofis alanı ihtiyacında %12'lik azalma öngörülmekte. Kısa ve uzun vadede kiralama artışı ve kiralanabilir alan talebinde düşüş yaşanabileceği belirtilmekte. 

 

  • Japonya Merkez Bankası, temel politika faiz oranını sıfıra çekerek 12 yıllık negatif faiz deneyimini sonlandırdı. Bu dönemde merkez bankaları ekonomik canlanma için çeşitli politikalar denedi ancak negatif faiz oranları en tartışmalı olanı. Negatif faiz oranlarının tek başına ekonomileri canlandırmak veya enflasyonu hedeflere yükseltmek için yetersiz olduğu görüldü. Japonya Merkez Bankası'nın geleneksel olmayan politikaları terk etmesiyle bu dönemin sona erdiği ancak tekrar kullanılma olasılığının göz ardı edilmemesi gerektiği ifade edilmekte.

 

  • Almanya'daki şirketler arasında nitelikli işçi açığı hafifledi ancak hâlâ devam ediyor. IFO uzmanı, ekonominin güçlenmesiyle açığın tekrar artacağını ve demografik değişimin sorunu daha da kötüleştireceğini belirtti. Hizmet sağlayıcıların çoğu nitelikli işçi bulmakta zorlanıyor. İmalat sektöründe ise siparişlerdeki azalış nedeniyle açık azaldı. Gıda endüstrisi en çok etkilenen sektörler arasında. Ticaret ve inşaat sektöründe ise şirketlerin dörtte biri bu eksiklikten şikayetçi. 

 

  • Avrupa'da artan güvenlik endişeleri ve Ukrayna'daki savaş göz önüne alınarak, 5 Mart'ta önerilen Avrupa Savunma Sanayi Stratejisi (EDIS), AB'nin duyarlı ve dirençli bir savunma sanayiine sahip olmasını amaçlıyor. Strateji, AB içi savunma ticaretinin değerini artırarak savunma pazarının 2030 yılına kadar %35'e çıkarılmasını ve AB ülkelerinin savunma alımlarının en az %50'sinin Avrupa Savunma Teknolojisi ve Sanayi Üssü EDTIB'den gelmesini hedefliyor.

 

  • Kızıldeniz bölgesindeki kriz, Rusya'nın Orta Doğu'daki diplomatik çabalarını etkiledi. Rusya, Husilerin ticari gemilere yönelik saldırılarını kınamış ve dostane ilişkilerini sürdürerek krizin etkilerini minimize etmeye çalışmakta. ABD ve İngiltere'nin Yemen topraklarında gerçekleştirdiği saldırgan eylemlere karşı çıkan Rusya, Husilerle yapılan görüşmeler sonucunda saldırıların durdurulmasına yönelik söz aldı. Rusya'nın petrol ihracatının krizden etkilenmediği ve alüminyum üreticisi olmasının, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'nin yaptırım uygulamamasına neden olduğu belirtiliyor.

 

  • Avustralya'nın gıda güvenliği Covid-19 pandemisi sırasında zorluklar yaşadı. Sel nedeniyle boşalan süpermarket rafları, ülkede gıda güvenliğinin ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi. Gıda güvensizliği sadece gelişmekte olan ülkelerin sorunu değil. Avustralya'nın coğrafi konumu ve gıda üretme kabiliyeti, ülkeyi stratejik bir konuma getirmekte. Ulusal bir gıda planı ve gıda diplomasisi, bölgedeki gıda güvenliğini artırmak için önemli adımlardan birisi. 

 

  • AB, 2030 yılına kadar yeşil çelik projeleri için bir furya başlatmalı ancak projelerin ticari açıdan uygulanabilirliği belirsiz durumda. CO2 emisyonlarına dayalı karbon fiyatları düşükken ve elektrik fiyatları yüksekken, yeşil çelik üretiminin maliyeti artmakta. AB'nin yeşil çelik için pazarları geliştirmesi ve yeşil primini absorbe edebilecek alt pazarlar oluşturması gerekmekte. AB'nin çelik endüstrisini yeşil teknolojilere yatırmaya teşvik etmesi önemli olmakla birlikte yeşil çelik için net bir tanım olmaması ve çelik ürünlerinin çevresel performansı hakkında belirsizlik olması sorun teşkil etmekte. AB'nin yeşil çelik üretimini teşvik etmesi gerekiyor.

 

  • 2024 seçim döneminde yapay zekânın kötü niyetli rejimler tarafından kullanılarak seçim sonuçlarının etkilenmesi önemli bir konu haline geldi. Yapay zekânın potansiyeli büyük olsa da yanlış ellerde kullanılması kaosa neden olabilir. Amerikalı seçmenlerin çoğunluğu yapay zekânın olumsuz sonuçlar doğurabileceğine inanmakta. Yapay zekânın ürettiği yanlış bilgilerin ciddi krizlere yol açabileceği düşünülüyor. 2024'te yapay zekâya dayalı yanlış bilgi yayılmasıyla mücadele için önlemler ve teknolojiler geliştirilmesi beklenmekte.

Hızlı İletişim

Konuyla ilgili merak ettikleriniz veya iletmek istedikleriniz için hemen bize yazabilirsiniz!

Diğer Raporlar